Levantenler Anormal çıkışların bütün vaziyetleri çöküş halindeki insanların biçare halleridir. Çöküş ve çıkış kelimeleri, her ne kadar zıt uçlarda görünse de felsefede yan yanadırlar. Bitirmek sözcüğü, bir şeyi ortadan kaldırma anlamında söylendiğinde aklıma direkt Amerikan filmlerindeki kötü adamlar gelir. Seni bitiririm! Ama bu kelime birilerine şirin görünmek ve menfaat bekleme amaçlı söylendiğinde ise gözümün önüne değerli üstadın dizeleri gelir: Gülünç, acemi, çocuksu... Levent'lerden Bıçakcı olanı da devamlı sahamızı kapatma işlemleriyle uğraştığı dönemlerde arabasından inip toplantıya girerken, rivayete göre aynı kelimeyi söymemiş: Şimdi Beşiktaş'ı bitireceğim! Ve kaç Levent daha planlar yapmakta ve diş bilemekte Beşiktaş'a... Levantenleri bilir misiniz?. İzmir'e, 1800'lü yılların ortalarında gelip, "Çok ticaret, çok toprak" sloganıyla yerleşen yabancı mantıktı.. Amaçları, belki de İzmir'i bu yönden sahiplenip, Osmanlı için bitirmekti. "Ama olmadı, İzmir'i bitiremediler!" "Bir dönem, Bursaspor yönetiminde yer alan federasyon yöneticisi Levent Kızıl'ın maç öncesi otele gelip, FB'li oyuncularla görüşmeler yapması tepki aldı." Bu lafları ben demiyorum... Bu alıntı, Bursa'nın kaldığı Altay'ın düştüğü seneki gazetelerden... Yani başka bir Levent, yine rivayete göre Altay'ı düşürerek İzmir'i bitiriyor... Acaba Levent Kızıl; o gün, o otelde yine birilerinin kulağına şunu söylemiş midir: Altay'ı bitireceğim! Ve Altay'ı bitirdiler... Ama Beşiktaş bitmez... Bitiremezsiniz... Sırça saraylarından hüküm sürenler, bir sürü insanı travmalı yaptı. Öksüzün, yetimin malına ihanet; alkış aldı... Beşiktaş, bunlara direnmekte. O yüzden bitiremezsiniz... Biriniz değil, bininiz gelse; okyanusun üstündeki çöp kadardır cürümünüz. Ne siyahına çalabilirsiniz beyazı, ne beyazı çalabilirsiniz! Beşiktaş ağır taştır, altında kalır, ezilirsiniz! Ve inanın, levantenler kadar değildir geçerliliğiniz...