Bitmeyen hesaplaşma TARİHİ bir gerçeklik galiba bu. Her zaferden sonra başarının mirası için tutulan kavgalardan bahsediyorum. 2000 yılındaki başarı nasıl bir zafermiş ki, yönetiminden futbolcusuna herkesi kendi içinde hesaplaşmaya itti. Son kapışma iki kaptan; Bülent Korkmaz ve Hakan Şükür arasında. Bülent, Hakan'a bundan sonra sadece selam vereceğini, konuşmayacağını söylüyor. Hakan'dan yanıt bıçak gibi geliyor; "Selam bile vermesin." 10 yıl boyunca kader birliği yapmış, kol kola zirvelerde dolaşmış insanlar neden birbiriyle kapışır? Sanırım bu sorunun yanıtı, ikinci Fatih Terim dönemindeki olaylarla ilgili.
Terim'in bandı, Hakan'a verme girişimleri ile zayıflayan ilişkiler, Bülent'in kadro dışı bırakılmasına Hakan'ın sessiz kalmasıyla kopmuştu. Bülent de karşılık olarak Ersun Yanal-Hakan Şükür tartışmasında Yanal'dan yana olmuştu. Belli ki o dönemin hesaplarını kapatıyorlar şimdi ama Galatasaray ve Türk futbolunun iki efsane isminin bu tür bir tartışma ile gündemde olması pek de yakışık almıyor.