Ülke için Bu maç ülke puanı açısından çok önemliydi. Bir de işin içinde 600 bin euro vardı. Bir üçüncüsü de 'neden Galatasaray kaybetsin'di. Halı sahada bile kazanmak her zaman güzel olduğuna göre derbinin arkasından bu karşılaşmayı kazanmak Galatasaraylıların morallerini yerine getirdi. Seyirci de keyif aldı. Neresinden bakarsak bakalım iyi bir sonuç. Bu grubun içinde olmak, galibiyette pay sahibi olmak, yani gol atmak, attırmak, kurtarmak hepsi güzel şeyler. Onların duygularını çok iyi anlayabiliyorum. Ama bazı gerçekleri de gözardı edemeyiz. Tamam ülke puanı, para falan iyi de bu maçı kazandık diye de fazla da gururlanmamak gerekiyor. Kaybedenler devam ederken, kazananlar UEFA'da bile yok. Biz Türkler galiba kinci değiliz, çabuk tepki gösteriyoruz, kızıyoruz ama kolay unutuyoruz ve affediciyiz. Bunları niye söylüyorum, seyirci bugüne kadar oynamayan Carusca'yı bağrına bastı.
UEFA'ya gitmeliydik Bazı oyuncular vardır kabiliyetsiz olduğu için düşündüklerini yapamaz. İşte öyle bir oyuncu olan İnamoto'yu bile bir çalım attı diye çok büyütüyorlar. Ben maçı farklı gözle seyrettim. Liderin 7 puan gerisinde ve Avrupa'da olmadıkları için onlara kırgınım. Bir üst turda olmayı en kötü ihtimalle UEFA'dan devam etmeyi çok istiyordum. Her şey bittikten sonra ülke puanı davası olmasa bu galibiyet beni hiç ilgilendirmezdi. Liverpool maçı çok ciddiye almamış, bazı oyuncularını getirmemiş, maça asılmamış bunlar da hikaye. Hafta sonu ligin son haftası oynanacak, ona moral oldu. Bundan daha iyi bir antrenman da olamazdı. Tekrar Avrupa heyecanı yaşamak için önce şampiyon ya da ikinci olmak gerekiyor. G.Saraylı futbolcular Avrupa'da oynarken ligden daha fazla zevk alıyorlardır. Bunları göz önünde bulundurarak son hafta ve ikinci yarı maçları oynamaları lazım. G.Saray'a Avrupa yakışıyor. Avrupa'da olmayınca moralim sıfır oluyor.