Çok yazık Kaçan penaltı, direkten dönen toplar, harcanan onlarca gol pozisyonu, ofsayt diye kesilen ataklar ve sonunda sorumsuzca kaptırılan bir top sonrası yenen gol. F.Bahçe adına gecenin özeti bu. Hakikaten yazık. Fenerbahçe'nin bu fotbolla buradan güle oynaya 3 puanla dönmesi, Frankfurt maçına bir üst turu garantilemiş olarak çıkması lazımdı. Ama olmadı. Bunun nedenini sadece şanssızlığa bağlamak da doğru değil. Takımın geneli çok iyi mücadele ortaya koyarken, iki kişinin berbat performansı maçın sonucuna tesir etti. Bu isimler bir büyük maç daha hiçbir şey yapmayan, üstüne üstlük çok önemli bir penaltıdan yararlanamayan Alex ve kötü oyununu sorumsuz bir top kaybıyla tamamlayan Uğur'du. Uğur maalesef haftalardır boyundan büyük işler yapmaya çalışıyor. Ümit'in sakatlığı sebebiyle bulduğu forma şansını bu tarz oynamaya devam ederse pek fazla sürdürmesi zor gibi duruyor. Alex gibi takımın önemli starı görülen bir ismin de bu kadar kritik bir Avrupa sınavında bu derece silik futbolu kabul edilebilir gibi değil.
Tek teselli iyi oyun F.Bahçe yönetimi sene sonunda Alex ile kontrat yenileme zamanı geldiğinde lig şampiyonluğunu mu yoksa Avrupa'da başarıyı mı tercih edeceğinin de kararını verecek. Aslında geceye damgasını vuran F.Bahçe orta sahasıydı. Palermo maçıyla başlayan yükseliş devam ediyor. Tümer'in yerine son iki maçtır Yozgatlı, dün gece de Aurelio'nun oynaması orta saha direcini arttırdı. Bu son 3 maç bir kez daha gösterdi ki Tümer bilhassa zorluk derecesi yüksek maçlarda ancak Alex'in yedeği olabilir. F.Bahçe adına dün geceden tek teselli son 3 karşılaşmadır doğru isimlerin kullanılmasıyla ortaya koyulan olumlu futboldu. Zico, bu düzen ve bu isimlerle devam ettiği taktirde önümüzdeki maçlarda F.Bahçe adına daha iyi sonuçlar da mutlaka gelecektir.