İki yüzlü Kartal İlk yarı aldığı her topu rakibe kaptıran ve sahada ne yaptığını tam olarak bilemeyen heyecanlı bir Beşiktaş vardı. İkinci yarı ise soyunma odasında ateşlenmiş, Ricardinho'nun girişiyle birlikte kendini bulmuş bir takım izledik Bu kadar gel-git yaşayan bir takımda dikkatimizi üç önemli nokta çekti. Birincisi; Beşiktaş Sinan Kaloğlu gibi genç yetenekleri kolay harcıyor. Vestel'de pişmesine ve Beşiktaş'ta kalacağı sözü verilmesine rağmen bu futbolcunun Eser'le birlikte (üste para verilip) Serdar Kurtuluş'a karşılık Bursa'ya gönderilmesinin hata olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Hızı ve mücadeleci yapısı ve son vuruşlarıyla oyunculuk dersi verdi. İkincisi; ilk yarı siyah-beyazlı oyuncular aldıkları topu rakibe verdiler. Bu da Beşiktaş'ın kötü futbolunun ve gol yemesinin en büyük nedeniydi. Tigana buna ilk yarıda istemesine rağmen müdahale edemedi.
Kahraman Ricardinho Üçüncüsü; hakem Tolga Özkalfa ilk yarı sert oynayan Bursa takımına özellikle Egemen ve Serkan'a büyük tolerans tanıdı. Toparlamasa çok sayıda kırmızı kart çıkabilirdi. Ancak nedense Bursa için esirgediği sarı kartları Beşiktaş'ta iki sarıdan oyundan attığı İbrahim Akın'a göstermede bir sakınca görmedi. Akın'a gelene kadar Bursa'dan iki oyuncunun kırmızıyla cezalandırılması gerekirdi. Ricardinho'nun ikinci yarı girişi ve sonrasında bütün takımın gösterdiği kazanma hırsı ve mücadele gösterdi ki Beşiktaş iki yüzlü. Görülüyor ki bu takımın potansiyeli var ancak bu yüzünü ortaya çıkarmak için ateşleyici bir şeyler gerek. Dün bunun ortaya çıkmasında hakemin düdüklerinin etkisi vardı. Ama daha önemli eteşleyici ise Ricardinho'ydu. Brezilyalı tek kelimeyle mükemmel oynadı. Beşiktaş'ın hep güldüren yüzü görülmek isteniyorsa Tigana'nın bu ateşleyicilere yoğunlaşması gerek.