Alkışlıyorum Beşiktaş derbisinde kendilerinden beklenen performansı gösteremeyen ve son maçlarda da doğru dürüst bir pozisyon bile üretemeyen F.Bahçe, İtalyan ligi ikincisi Palermo karşısında fevkalade oynadı. Bir gün evvel Galatasaray'ın Fransız temsilcisi Bordeaux karşısındaki başarısızlığı Türk futbolunun kalitesi hakkında Avrupa'da olumsuz bir kanaat oluşturmuştu. Dün gece Fenerbahçe'yi seyredenler 24 saatte bir ülke futbolundaki bu kalite farkını görünce şaşırmışlardır. F.Bahçe teknik heyeti hariç herkesin oynamasında hemfikir olduğu Mehmet Yozgatlı ilk 11'de bulununca takıma nasıl katkı sağladığı Fenerbahçe teknik heyetinin de gözünden muhakkak ki kaçmamıştır.
Palermo çıkamadı Tuncay ve Kezman'la galibiyet hesabı yapan Zico kontratak futbolu oynayan rakibini bu oyuncularıyla kendi sahalarından rahat çıkarttırmadı. Deniz ve Appiah'ın hem defansa hem de ofansa dönük başarılı presleri, Alex'in Avrupalı takımlara karşı şimdiye kadar oynadığı en pozitif futbolu ortaya koymasının sebebiydi. Önder, Edu, Lugano ve Uğur'dan kurulu defans kusursuz oyunlarıyla bu maçta rakiplerine ciddi bir pozisyon bile vermezken, kaleci Volkan'ı da çok rahatlatmışlardı. İlk devreyi tempolu futboluyla hakim tamamlayan Fenerbahçe attığı gol dışında hızlı futbol oynaması, bol pozisyon bulmasının gururu ve güveniyle soyunma odasına gitti. Appiah ve Lugano ile mükemmel iki gol bulan Fenerbahçe, oyunun kontrolünü ikinci devre tamamıyla eline geçirmesini bildi. Kanarya, Tuncay'ın "Geliyorum" diyen muhteşem golüyle de iyice rahatladı. Sarı-lacivertli tribünlerin müthiş desteği futbolun kalitesiyle birleşince Fenerbahçe yıllardır hasretle beklediği Avrupalı bir takıma karşı bu maçı eze eze kazandı. Bütün oyuncuları Fener formasını hak eden futbollarından dolayı avuçlarım patlarcasına alkışlamak istiyorum. Helal olsun size, gurur yaşattınız bize!