Bordeaux zaten kek! Galatasaray'ın şampiyon olması veya olmaması benim için sorun değil. Şampiyonlar Ligi'nde olsun da, nasıl olursa olsun. Önemli olan dev takımlar arasında olabilmek. Ama Galatasaray, birinci olarak Şampiyonlar Ligi'ne katıldı. Bu da tatlıyı kaymaklı yemek gibi bir şey. Bu durumdan Galatasaraylılar dışındaki bazı futbolseverlerin de haz duyduğunu biliyorum. Esas sorun bundan sonra başlıyor. Yani gruplar belli olunca. Oturuyoruz masa başına, önümüzde rakiplerin listesi, başlıyoruz hesap yapmaya... Fakat işimize nasıl geliyorsa!.. Liverpool'la deplasmanda berabere kalsak, PSV'yi her iki maçta da yensek, Bordeaux zaten kek. Gelsin sıradaki... Ama hiçbir zaman bu hesaplar tutmuyor, bu gidişle de tutmayacak. Başarısız sonuçlardan sonra, rakipleri elimizden kaçırdığımız, şanssız yenilgiler aldığımız konuşulup duruyor. Abuk subuk nedenler buluyoruz. En önemlisi de teknik direktörler muhakkak hata yapmışlardır. Hiç kimse kadronun yetersizliğinden bahsetmiyor. Ardından UEFA için tahminler başlıyor.
Çok da abartılıyor Medya kötü niyetli olmamakla beraber takımı 'motive edeceğiz' diye kapasitesinin çok üstünde gösteriyor. Taraftar da bu nedenle büyük beklenti içine giriyor. Sonra da hayal kırıklığına uğrayıp, tepki gösteriyor. Denk gelip de maç kazanılırsa da sanki şampiyon olmuş gibi abartılı bir şekilde takımı göklere çıkartıyorlar. Gerçek şu ki; Galatasaray'ın kadrosu Avrupa için yeterli değil. Ne Şampiyonlar Ligi'nde, ne de UEFA'da... Bir şey daha var. Eleme maçlarından başlayarak hep karşımıza güçsüz takımlar çıksın istiyoruz. 'Kolay kazanalım ve yolumuza devam edelim.' Oh ne güzel!.. Olaylara hep kendi tarafımızdan bakıyoruz. Bordeaux için de UEFA'ya kalmak çok önemli. Onlar G.Saray'dan kötü takım da değil, Antalyaspor'dan hiç değil. Üstelik maç da orada... İşimiz zor. Kazanmak için her şey 'cuk' oturmalı. Futbolcular kapasitelerinin sınırlarını zorlamalı, Gerets iyi takım çıkarmalı. En önemlisi de şans bizden yana olmalı; falan filan... Herkes gibi maçın sonucunu ben de heyecanla bekliyorum. Bir farkla; her türlü sonuç benim için sürpriz olmayacak.