Kaldığı yerden A Milli Futbol Takımımız özel maçta son Dünya Şampiyonu İtalya ile deplasmanda berabere kalarak 2008 için umut verirken, genç elemanların gösterdiği oyun da beğenildi. Gözler yeniden lige ve pazar günkü derbiye çevrildi. Geçen hafta Denizlispor karşısında Zico'nun yanlış seçimi nedeniyle galibiyete ulaşamayan F.Bahçe biraz da rakibinin kapalı defans yapması yüzünden iyi futboluna ara vermek zorunda kalmıştı. Önümüzdeki üç hafta gerisinde bulunan üç ezeli rakibinin kazanmak ve arayı kapatmak zorunda oldukları için açık futbolu tercih edecekleri düşünülürse sarılacivertlilerin güzel futbol oynayacaklarını ve bunu sonuçlara da yansıtacaklarını söyleyebiliriz. Rüştü'nün sakatlığı, Volkan ve Serdar'ın formda ve hazır olmaları nedeniyle takımın gücüne fazla tesir etmeyecektir. Ancak Zico'nun kadroyu artık formda elemanlardan kurmasa gereğine de değinmek gerekiyor. Volkan-Önder, Edu, Lugano, Ümit-Yozgatlı, Alex, Appiah, Aurelio, Tuncay-Kezman şeklinde bir kadroyla Şükrü Saracoğlu Stadı'na çıkacak F.Bahçe, defans kanatlarında çok açık veren Beşiktaş karşısında iyi bir sonuç almaya adaydır. UEFA Kupası için kadroda bazı değişiklikler yapılabilir. Orada ne olacağı pek belli olmadığından 100. yılda şampiyonluğu ön planda tutmak daha doğrudur.
Potaya bir ABD'li şart Erkekler basketbolda gidişat iyi değildi. Her maç öncesi "kazanacağız" diyen Aydın Örs'ün sözleri lafta kalıyor ve daha iyi çalışan, serbest atışları kaçırmayan ve isabetli üçlükler atan rakipleri önünde F.Bahçe arka arkaya yenilgiler alıyordu. Neyseki dün akşam Litvanya takımı Zalgiris karşısında Mirsad ve İbrahim'in etkili oyunlarıyla güzel bir galibiyet aldı. Ama yine de İra Clark'ın yerine kaliteli bir ABD'li alınmalı.
