Zico'ya bağlı F.Bahçe'nin arka arkaya oynayacağı zorlu maçlardan alacağı sonuçlar takımın ne seviyede olduğunun görülmesi açısından önemli. Geçen sene mucizevi bir şekilde kaybedilen şampiyonluğa rağmen ligin en iyi takımı F.Bahçe'ydi. Üç derbi deplasmanından 9 puan çıkaran, şampiyon G.Saray'ı 4 maçın 3'ünde mağlup eden, ligde hiç derbi kaybetmeyen bir F.Bahçe vardı. 81 puan şampiyonluğa yetmemiş olsa da, bu, lig tarihi boyunca sarı-lacivertli takımın ulaştığı en yüksek üçüncü puandı. Bu sezon Trabzon'un şimdiden havlu attığını, Beşiktaş'ın da hem teknik hem idari açıdan son derece kötü yönetildiğini düşünürsek tek rakip yine G.Saray olacak gibi. Onların da geçen seneki şansı yanlarında bulamamaları F.Bahçe açısından bir avantaj. Yani, geçen seneki 81 puana bu sezon ulaşılırsa şampiyonluk haftalar öncesinden ilan edilebileceği gibi, 70-75 puanla bile ligi önde bitirmek mümkün olabilir. Peki F.Bahçe bu puanlara ulaşabilir mi? Hoca değişikliği ve yeni transferler sonrası gerek oynanan futbol gerekse alınan sonuçlar şimdilik geçen sezonu aratıyor. Ligin başındaki yanlış kadro seçimi Zico ile ilgili soru işaretlerini arttırmıştı. Daha sonra Newcastle maçıyla başlayan sistem değişikliği olumlu sonuçlar vermeye başladı. Bu sefer de yapılan bazı yanlış oyuncu tercihleri takımın performansını olumsuz yönde etkiledi.
İyiler sahada olmalı Zico'nun F.Bahçe'si için üst düzey bir maç serisi başlıyor. Bunlardan ilki de Beşiktaş derbisi. Kadro olarak F.Bahçe'nin rakibi karşısında ağır bastığı bir gerçek. Ama ağır basan isimlerden Ümit, Aurelio ve Kezman yine kenarda bekler yerlerine onlardan daha iyi olmayanlar oynarsa F.Bahçe'nin kadro üstünlüğü kalmaz. Tigana'nın elindeki kadronun kalitesi belli, saha ve seyirci dezavantajı da düşünüldüğünde Beşiktaş'ın Kadıköy'den puanla ayrılabilmesi tamamen Zico'nun oyuncu tercihlerine bağlı.