İstifa da hizmettir Bir zamanlar yurt içi ve yurt dışındaki başarılarıyla ilkleri gerçekleştiren, rekorları parçalayan Trabzon artık tarihi tersten yazıyor. Her geçen hafta istatistikler daha kötü sonuçları gösteriyor. Trabzon tarihinde hiç yaşamadığı bir çöküşü yaşıyor". Ve bu tablonun sorumluları hâlâ üzerlerine toz kondurmuyorlar. Yöneticiler, son dönemde kadroda yaptığı değişiklerle tartışılan Ziya Doğan'a da sahip çıkıyor ve "Doğan'ın ayrılması çözüm' değil diyorlar. Zaten Doğan giderse 10 ayda 4. hocayı getirip başka bir rekor kıracaklar. Görevde bulundukları dönemde 18 oyuncu transfer edip, 19 oyuncu gönderen bir yönetim kurulunun futbolcuları hedef tahtası yapması zaten mümkün değil. Çok değil bir ay önce 'Türkiye'nin en kaliteli kadrosunu kurduk' sözleri halen hafızalarda.
Sıra yönetimde Albayrak yönetimi göreve geldikten sonra Trabzon'da herkes değişti. Hatta kulübün profesyonel kadroları bile lağvedildi. Aralık ayında kulübü kasasında 5 trilyon nakitle devralan Yönetim Kurulu geçen ay yapılan mali genel kurulda 22 trilyon borç açıkladı. Fatih Tekke'nin satışından gelen 15 trilyon da transferde çar çur edildi. 'Ben bilirim' mantığıyla yapılan icraatların tümü Trabzon'a çok pahalıya maloldu. Sadece Lazaroni faciasının kulübe maliyeti 1.5 milyon dolar oldu. Fatih'in satışından gelen para iki futbol emeklisi Marcelinho ve Musampa için harcandı. Plansız transferler nedeniyle Trabzon'un kadrosu boş yere şişirildi. Ama alınan 18 oyuncuya rağmen halen takımda dört beş mevkide eksik var. Bütün bunların sorumlusu ise yönetim. Trabzon'u şampiyon yapmak için göreve gelen Albayrak yönetimi takımı küme düşmenin eşiğine getirdi. Bazı durumlarda yönetici konumunda olanların 'istifa etmeleri'de o kuruma hizmettir. Bugünkü kriz ortamında 'tartışılan bir yönetimin' görevde olması işleri büsbütün içinden çıkılmaz hale getirebilir. Eğer yöneticiler 'koltuk sevdalısı' değil 'Trabzonspor sevdalısı' ise yapmaları gereken tek şey vardır: 'İstifa etmek'