Nerede bu büyükler? Üç büyükleri yorumlayan bizlerin işi zor... Kötülerden iyi seçmek zorundayız... Üç Ankara takımı, üçünü toplasan (euro cinsinden) Kezman artı Delgado kadar etmez... Hadi bilemedim Deivid'i de eklersiniz olur biter... İşin cüzdan kısmı böyle, peki ya vicdan? İşte orası farklı, hem de çok farklı... F.Bahçe 2-0 öne geçtiği maçta Ankaraspor'a puan kaptırıyor, G.Saray hem de kendi sahasında Ankaragücü'nün elinden zor kurtuluyor... Beşiktaş ise ıkına sıkıla attığı bir golle aldığı üç puan için göbek atıyor... Hey gidi günler hey... Nerede kaldı bu büyüklerin, büyüklükleri... Zico, Gerets ve Tigana... Al birini, vur ötekine... Kafalarındaki şablonun dışına çıkamayan, izledikleri maça doğru müdahaleler yapamayan, B planları olmayan üç teknik adamı bir araya getirmek de kolay iş değil... Bu nedenle üç büyük kulübün, büyük yöneticilerini de ayrıca kutlamak lazım... Koca Fener'i, hem de 100. yılında Zico'ya emanet edenleri alkışlamalıyız... Geçen sezon hatalarını görmezden gelen ve piyangodan çıkan şampiyonluğu Gerets'e mal edip yola Belçikalıyla devam edenleri unutmamalıyız... Bulunmaz Hint kumaşıymış gibi Tigana'ya yıllık 2 milyon 400 bin euro verip, iki artı birlik de sözleşme imzalayanları ise alkışlamakla yetinmeyip ayrıca omuzlara da almalıyız... Ben yöneticilik diye buna derim... Adım gibi biliyorum, Florya'da, Ümraniye'de ve en çok da Samandıra'da, "Nasıl kurtuluruz?" soruları soruluyor ama o işler de artık eskisi gibi kolay değil... Daha doğrusu bizim gariban yerli hocalardan kurtulmak kolay da, eloğlundan değil. Adamın ciğerini söküp alıyorlar, ciğerini... Darısı gelecek sezonun başına!.. Üzülmeyin sevgili yöneticiler, yeni transfer dönemi yaklaşıyor... İşte size fırsat, istediğiniz kadar hata yapın. Ne kadar defolu yıldız varsa alın getirin... İşiniz bu nasılsa?