Bonjour Tigana! Dört gün sonra G.Saray'la Süper Kupa maçını oynayacak Beşiktaş, 16 gün sonra V.Manisa karşılaşmasıyla Süper Lig'de start alacak. Siyah-beyazlı takımın bu iki maça bugünkü görüntüsüyle "tam" hazır olduğunu söyleyemeyiz! Açık konuşalım; bu oyun şablonuyla Beşiktaş'ı iyi futbola ve iyi sonuçlara götürecek ışık yeterli değil. Neden olmadığını yanlışlarıyla anlatalım; 1) İlk yanlış, savunmada... Tigana'nın ileri çıkma özgürlüğünü kısıtladığı savunma, böylece hem "takım oyunu"nda dolayısıyla; oyun organizasyonunda etkili katkı sağlayamıyor, hem de sıkışıp kaldığı bölgesinde hatalar yapmaya zorlanarak, rakibe pozisyonlar veriyor! 2) Savunmayla tam koordine olamayan orta alan, forvete pozisyon üretmede hantal kalıyor. 3) Beşiktaş'ın kapanmayan yarası kanatlar işlemediği için Nobre, bir türlü siftah edemiyor! Oysa Brezilyalı futbolcuyu F.Bahçe'de "Nobre" yapan iki kanattan yağmur gibi gelen gollük ortalar ve bu organizasyonla kale önünde oluşan karambollerdeki fırsatçılığıydı. Nobre böyle pozisyonları Beşiktaş'ta bulamıyor. 4) Delgado, tekniği iyi, futbolu bilen, hareketlerinde hızlı düşünen biri... Fizik gücünü artırdıkça ve de arkadaşlarıyla uyumu geliştirip, özgüvenini kazandıkça daha yararlı olacak. Ama asla bir Sergen olamaz! Önemli eksiği bir kez daha vurgulayayım.. Cezası, sakatlığı, yorgunluğu, form düşüklüğü, özellikle de "tek başına yetersiz"liği düşünülerek, Delgado'nun kalitesinde bir alternatif bulunmazsa Beşiktaş'ın umutları bu yıl da hüsran olur! Sergen ve Tümer'in gitmesiyle bir ay önce köşede yaptığımız uyarımıza Tigana, yeni buyur etmiş; "Kadroyu tam anlamıyla kurabilmemiz için iki orta saha oyuncusu transfer edilmeli." Bonjour Mösyö!