Her şey güzel olacak Kariyer peşinde olan, kendini hırsla donatmış ünlü bir futbolcunun Fenerbahçe'ye neler katacağını göreceğiz
F.Bahçe'nin yeni teknik direktör Zico oldu. Brezilyalı hakkında bilgi almak istediğimiz Japon gazetecilerin gözlerindeki şaşkınlığı görmeliydiniz. Zico'nun belli bir başarı elde etmediğini ancak çok kaliteli antrenmanlar yaptırdığını ve takımların özellikle fiziksel kapasitesini yükselttiğini söylediler. Ancak futbol artık spor olmaktan çıkıp, felsefeye dönüştü. Artık idman teknikleri, oyuncuları laboratuara sokup vücut haritalarını çıkarmak sıradan hale geldi. Bir tüp kan alarak futbolcunun ihtiyacını tespit edip, yükleme programı çıkartıyorsunuz. Bunu meslek edinmiş uzmanlarla çalıştığınızda, teknik direktör olarak size takımın felsefesi kalıyor. Zico şu an için bilinmeyen.
Fakat kısa süre içinde felsefesini kavrayıp, takımına vermek istediği şekili anlayacağız. F.Bahçe yönetimi bu kararı verirken zorlanmıştır. Çünkü ortaya atılan Capello, Scolari gibi iddialı isimlerden sonra Zico adının kamuoyunu tatmin etmesi zor. Ancak burada isimler değil, seçimin neden "Zico" olduğu önemli. Yeni hoca belirlerken, mümkün olabilecekler arasından yapılan seçim mi, yoksa kulüp planları ile örtüşen yetenekleri mi gözönüne alındı. Bunu açıklamaları, camiayı tatmin edecektir. Fransız hocaların Dünya futboluna vurdukları damga ve geçiş döneminden sonra Scolari ile Brezilyalı hocaların da sırası gelmiş olabilir. Özellikle genç futbolcuların eğitimi konusunda Brezilya ile Arjantin'in yeni teknikler geliştirdikleri biliniyor. Bu yaklaşımlar sonrasında iki ülke de yıldız fabrikası haline geldi. Ülkesinde bakanlık bile yapmış bir teknik adamın, elbette bu gelişmelerin içinde olmasını beklemek ve bu bilgileri F.Bahçe'ye yansıtmasını istemek durumundayız. Teknik adamların isimleri hiç önemli değil. Felsefeleri ve futbolcularla birlikte yaratacakları sinerji başarının temel anahtarı. Bu açıdan kariyer kovalayan, kendini hırsla donatmış ünlü bir futbolcunun takıma neler katacağını göreceğiz.
