Ankara & Samba A.Gücü-F.Bahçe maçından bir saat önce duayen hakemlerimizden ve federasyon genel kurul delegesi sayın Sarvan ile sohbet ederken, konu bu maça gelince değerli hoca, genç hakem Deda için, "İnşallah bu karşılaşmayı kaldırır" diyordu. Oyunun ilk devresinde bu ifadesinin ne anlama geldiğini ancak anlayabildim! Ankara tribünlerini dolduran A.Gücülülerin hangi sebebe dayandığı pek anlaşılamayan tezahüratları F.Bahçe'nin şampiyon olmamasını amaçlamaktaydı. Halbuki onların sahada mücadele eden futbolcuları, onlardan kendilerini destekleyen tempolarını boşuna bekliyorlardı.
Çok pozisyon buldu Konya'ya karşı geçen hafta ikinci yarıda mükemmel oynayan F.Bahçe bu maçta adeta temposunu ve isteğini kaybetmiş gibiydi. A.Gücü'nün defansını geride kurması F.Bahçe'nin daha çok pozisyon bulmasını sağladı. Bu arada Nobre'nin bir şutu direkte patladı. Bu yarıda iki takımın da attığı goller ofsayt değerlendirmesinin gölgesinde kaldı. İkinci devreye 61. dakikada Alex'in duran toptan gönderdiği asistini Tuncay temiz bir kafa vuruşuyla gole çevirdi. Bu da oyunun kader anıydı. Önder'in ve Appiah'ın sert vuruşlarını A.Gücü kalecisi başarıyla kurtarırken, bu yarıda Rüştü'ye top bile gelmedi diyebiliriz. Aurelio ve Appiah'ın sahada basmadıkları yer bırakmadıkları maçta Appiah skoru attığı golle 3-1'e taşıdı. Son noktayı ise Alex, Brezilyalılara yakışan bir golle koydu.
