Rıza'nın kırmızı çizgileri Sergen'in şu andaki durumu, sırat köprüsünde yürümeyi andırıyor. Ya bu köprüyü geçecek, ya da lig başlamadan Beşiktaş'a veda edecek. Rıza Çalımbay, geçen hafta konuğum olarak katıldığı Radyospor'daki programımda bu mesajı üstüne basa basa, son derece kararlı bir şekilde verdi. Hatta o kadar ileri gitti ki, "Hazırlık maçlarında bile yeterli düzeye ulaşamazsa, onu 18 kişilik kadroya almam" dedi. Şu günlerde kendisiyle röportaj yapan gazeteci arkadaşlarımıza da farklı bir şey söylemiyor. Yani demek istiyor ki: "Sergen'in sözleşme imzalaması, takımda kaldığı anlamına gelmez, çok çalışması gerekiyor" Rıza Çalımbay'ın yeni sezona doğru iki kırmızı çizgisi var.
Bunlar, "Performans yetersizliği"" Sorun yaratmak." Demek ki geçmişi ne kadar parlak olursa olsun, adı Sergen bile olsa; yeterli performansa ulaşamayan oyuncuya forma yok. Durup dururken problem yaratan, özel yaşamına dikkat etmeyen, çaktırmadan kaytarmaya yeltenene de forma yok. Onun için vakit daralıyor. Sezonun açılmasına fazla bir şey kalmadı. Umarım Sergen, sezona daha şimdiden fiziksel ve zihinsel olarak açmıştır. Sergen'ler 40 yılda bir geliyor. Sergen gibi bir Sergen finali olursa; bu, Rıza Çalımbay başta olmak üzere herkesi mutlu edecek. Rahmetli Metin Oktay'ı anımsıyorum. G.Saray'da 35 yaşındaki son sezonu öncesi genel kanı "Artık oynayamaz" şeklindeydi. Oynadı.. Muhteşem gollerine devam ederek finişe ulaştı. Rıza'nın kırmızı çizgileri sadece Sergen için değil. Yanlışlıkla da olsa yasak bölgeye giren, forma değil, eşorfman giyer. Ben bunu Rıza'nın sözlerinden değil, gözlerinden okudum.