Genç katliamı
Bu transferde de kasasını yabancı futbolculara boşaltıyor takımlar.
Kendi komplekslerine.
Çaresizliklerine.
Yöneticilik terfi ediyor sanılıyor.
Avrupa'ya paraları boca etme ayinlerinde.
Beceriksizliğin puzzle'ını tamamlıyorlar gururla.
* * *
Hey gidi gençlik!
Her kulüp apolet seyrinde.
Buna karşılık gençler yağmalanıyor.
Büyük kulüplerin altyapı futbolcuları damgalanmış ebe.
Gurbetçilerin el üstünde taşındığı bir düzende, onlar kendi çadırında göçebe.
Hepsi de bu topraklarda yaban ellerin çocukları sanki.
O çocukların gözlerinden çalınan umudun farkına varabilecek birileri yoksa...
Onlara kalan "ekmek arası sabır!"
* * *
Gençliğin geleceği güme giderken.
Gelenlere bakın hele!
Yüzde kaçından verim alınacak da, yüzde kaçı paraları ve ülkenin gençliğini alıp gidecek. Bakınız: Güiza ve benzerleri.
* * *
3 futbolcuya 50 milyon euro ücret ödemeyi göze alan Galatasaray, Türkiye Şampiyonu olmuş A 2 Takımı'na kaç paralık değer verir?
Gençlikle beslenen Galatasaray'ın futbolda kötürüm olmasının sebebi başka yerde aranır mı? Emenike gibi bir sportif ahlaksıza 9 milyon euro bonservis ücreti verilen bir ülkede, gençlere değer verilir mi?
Gözü şampiyonluktan başka bir şey görmeyen adamlara ayna tutsanız onlar aynada sportmen bir adam resmi görebilir mi peki?
* * *
Kulüp başkanları yabancı futbolcu sayısının artırılmasını istiyor.
Neredeyse bütün takımı yabancılara emanet etmek isteyen bir zihniyetin, Türk futboluna ne faydası olduğunu görüyoruz.
Türk takımlarının Avrupa pazarındaki yerine bakınca, gerçekler ortada zaten.
* * *
Buna karşılık, Türk futbolunun marka değeri yükseliyormuş. Yükselen değerin alçaklık olduğu bir ülkede, sarsılan güvenin marka değerini kim hesaplar peki? Cömertlikle namertlik arasındaki yakın ilişkiden işkillenen yok mudur?
Suçunu erkekçe itiraf etsin!
Erkeklik bıyıktan başka bir gerçekle, dışa vurulabiliyorsa eğer!
* * *
Hazırlanın!
Harika bir sezon bizleri bekliyor.
Büyük kulüplerin yöneticileri "Ağlama duvarı" siparişi verdi mi?
Kirli ellerine pahalı eldiven mi takacaklar?
Sportmenlik yaslı bir bayrak gibi köşeye çekilirken, onlar kendi adamlarını köşelere yerleştirmekle mi gurur duyacaklar yoksa?
* * *
Başkanlığın boyaları akıyor.
Soyunma odalarında başkanlardan küfür yiyip, başlarını öne eğen hakemlere karşılık, "Hakemlerin saygınlığı artmış" öyle diyorlar.
Gazetecilik yaltakçılığın gezegeninde parsayı topluyor.
Doğaldır ki, böyle bir ülkede, para harcamakla, gençleri harcamak arasında kan bağı var.
* * *
Gençlik katliamına alışmış bir ülkenin, kahreden bir sevdasıysa futbol.
Gencecik çocuklarınıza kıydırmayın analar.
Etrafınızda kim varsa, örgütleyin onları. Bu yöneticileri ve böyle başkanları adamdan saydırmayın analar.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.